Uluslararası Çalışma Örgütü ve NASK uyardı: GenAI dünyadaki her 4 işten 1’ini dönüştürecek

Küresel istihdamın yüzde 25’i, GenAI’ye maruz kalma potansiyeli taşıyan mesleklerde yer alıyor. Bu oran yüksek gelirli ülkelerde yüzde 34’e kadar çıkıyor. Yeni ILO-NASK Küresel Endeksi’ne göre, dijital geçişleri yönlendiren politikalar, işçilerin dönüşmekte olan mesleklerde tutulması ve bu dönüşümün iş kalitesi üzerindeki etkisi açısından belirleyici olacak.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME
Uluslararası Çalışma Örgütü ve NASK uyardı: GenAI dünyadaki her 4 işten 1’ini dönüştürecek

Uluslararası Çalışma Örgü­tü (ILO) ile Polonya Ulu­sal Araştırma Enstitüsü (NASK) tarafından hazırlanan ye­ni ortak çalışmaya göre, dünya ge­nelinde her dört işten biri üretken yapay zekâya (GenAI) potansiyel olarak maruz kalıyor, ancak bu du­rumun en olası sonucu işlerin or­tadan kalkması değil, dönüşmesi.

20 Mayıs'ta açıklanan ‘Üretken Yapay Zeka ve İşler: Mesleki Ma­ruziyete İlişkin Gözden Geçiril­miş Küresel Endeks’ başlığını ta­şıyan raporun GenAI’nin çalışma dünyasını nasıl yeniden şekillen­direbileceğine dair bugüne kadar­ki en ayrıntılı küresel değerlendir­meyi sunduğu belirtiliyor. ILO’nun web sitesinde yer alan bilgiye gö­re endeks; yaklaşık 30 bin mesle­ki görevi, uzman onayı, yapay zekâ destekli puanlama ve ILO’nun uyumlaştırılmış mikro verileriyle birleştirerek, yapay zekânın mes­lekleri ve istihdamı ülkeler çapın­da nasıl dönüştürebileceğine da­ir özgün ve detaylı bir tablo ortaya koyuyor.

ILO Kıdemli Araştırmacısı ve raporun başyazarı Pawel Gmyrek, “Teorinin ötesine geçerek gerçek işlere dayalı bir araç geliştirdik. İn­san içgörüsü, uzman değerlendir­mesi ve üretken yapay zekâ model­lerini birleştirerek, ülkelerin risk­leri değerlendirip hassas şekilde yanıt verebilmesine yardımcı ola­cak yinelenebilir bir yöntem oluş­turduk” açıklamasını yaptı.

Tam otomasyon riski taşıyan işlerde görev dönüşümü

Yeni ‘maruziyet değişim ölçüsü’, meslekleri GenAI’ye maruz kalma düzeylerine göre gruplayarak, po­litika yapıcılar için tam otomasyon riski taşıyan işler ile görev dönü­şümüyle evrilmesi daha olası olan işleri ayırt etmeyi kolaylaştırıyor.

Araştırma sonuçlarına göre; kü­resel istihdamın yüzde 25’i, Ge­nAI’ye maruz kalma potansiyeli taşıyan mesleklerde yer alıyor. Bu oran yüksek gelirli ülkelerde yüzde 34’e kadar çıkıyor. Kadınlar arasın­daki maruziyet, anlamlı ölçüde da­ha yüksek. Yüksek gelirli ülkelerde, otomasyon riski en yüksek olan iş­ler kadın istihdamının yüzde 9,6’sı­nı oluştururken, bu oran erkekler­de sadece yüzde 3,5. Ofis ve büro iş­leri, GenAI’nin teorik olarak birçok görevlerini otomatikleştirme po­tansiyeli nedeniyle en yüksek ma­ruziyet düzeyine sahip. Bununla birlikte, GenAI’nin gittikçe geniş­leyen yetkinlikleri, medya, yazılım ve finansla ilgili bazı bilişsel dijital işlerde de maruziyeti artırıyor.

Tam otomasyon ise hâlâ sınır­lı düzeyde; çünkü birçok görev da­ha verimli yapılabilse de hâlâ insan katılımı gerektiriyor. Çalışma, di­jital dönüşüme alışık mesleklerle (örneğin yazılım geliştiriciler) di­jital becerilerin sınırlı olduğu mes­lekler arasında olası farklı yolların altını çiziyor. Bu nedenle dijital ge­çişleri yönlendiren politikaların, işçilerin dönüşmekte olan meslek­lerde tutulması ve bu dönüşümün iş kalitesi üzerindeki etkisi açısın­dan belirleyici olacağı belirtiliyor.

NASK Kıdemli Uzmanı ve ça­lışmanın yazarlarından Ma­rek Troszyński, “Bu endeks Ge­nAI’nin en büyük etkiyi nerede ya­ratabileceğini gösteriyor, böylece ülkeler daha iyi hazırlanabilir ve işçileri koruyabilir. Şimdi bu ye­ni endeksi Polonya’nın ayrıntılı iş gücü verilerine uygulama aşama­sına geçiyoruz” dedi.